Çene Problemleri ve Diş Sıkma
Çene Eklemi ve Diş Sıkma (Temporomandibular) eklem diğer adıyla çene eklemi; çiğneme kasları, çene eklemi ve bu bölgeyle ilişkilendirilmiş bütün yapıları kapsayan ortak bölgeye denir. Temporal kemik mandibulaya (alt çene , hareketli, kısım) bağlanır.
Bir gün içerisinde yemek yerken, konuşurken, nefes alırken ve emerken ortalama olarak 1 günde 2000 kez kullanmaktayız. Ortalama olarak insanların %34’ü hayatlarında en az bir kez çene ağrısı veya problemi çekmektedir.
Çene eklemi düzensizliği veya disfonksiyonu ( Temporomandibular disfunction , TMD) bu yapılardaki düzensizlik veya uyumsuzluğa bağlı olarak ortaya çıkan rahatsızlıkların genel adına denir.
Normal bireylerde ortalama ağız açıklığı 4,5 cm iken TMD problemi olan hastalarda bu değer 3,5 cm nin altında kalmaktadır. Ortalama ölçüm şeklinde bireyin 3 parmağı dik şekilde ağzına rahat şekilde girmesi gerekmektedir.
Çene eklemi etrafındaki çeşitli kas grupları ile etkileşimde olduğu için, anatomik ve fonksiyonel olarak, dil bölgesi, boyun bölgesi, boğaz bölgesi, sırt bölgesi ve baş bölgesiyle yakın ilişkiler içindedir. Bu bölgelerdeki ağrı ve problemler çene eklemini etkilemekle birlikte, çene eklemindeki problemler de bu bölgeleri etkileyebilmektedir.
Diş sıkma (Pressen, Clenching): Gün içinde bireyinde farkında olduğu şekilde, ağzın her iki tarafıyla birlikte dişleri birbirine temas ettirme problemidir. Stresle yakından ilişkilidir. Stresli durumlarda artış görülmektedir. Erkeklerde bayanlardan daha yüksek oranda görülmektedir. Bu bireylere diş hekimleri tarafından plak önerilmekle birlikte. Fizyoterapi ve manuel terapiyle bu bireylerde farkındalığı arttırarak kasları gevşetme uygulanmaktadır.
Bruksizm (diş gıcırdatma): Diş sıkma ve ritmik çiğneme hareketlerine benzeyen istemsiz kas aktiviteleri sonrası oluşmaktadır. Bu bireylerin arka azı dişlerinde törpülenme ve düzleşme, diş eti ısırmaya bağlı ağız içi beyaz çizgilenmeler ve dil sıkma hareketleri ile kendini göstermektedir. Bu bireyler özellikle sabah uyandıklarında yanakta yorgunluk ve gerginlik hissetmektedirler. Hatta bir çok bireyde yanındaki kişiler bu sesleri duymakta ve bu seslerden uyanabilmektedir. Gün içinde farkında olmadan çay bardağı veya kahve fincanını yanaklarına tutarak rahatlamaya çalışmaktadırlar.
Sebepler: Psikolojik sorunlar, stres, geçirilmiş travma, çene cerrahileri, diş problemleri, tırnak yeme ve yanak yeme gibi problemler yol açabilmektedir.
Oluşturduğu problemler: Baş ağrısı, migren, boyun ağrısı, çene yorgunluğu, omuzlarda ağırlık hissi ve ağrı, boyun hareket kısıtlılığına yol açabilmektedir.
Aynı zamanda Baş dönmesi, kulak çınlaması (tinnitus) ve fibromiyalji gibi rahatsızlıklara da yol açabilmektedir.
Çene ekleminde meydana gelen rahatsızlıklar genellikle 3 şekilde kendilerini belli etmektedir.
1- Çiğneme kaslarının ağrısı ve hassasiyeti: Genellikle diş sıkmaya veya eklemdeki düzensizliğe bağlı olarak kas dengesi bozulmaktadır bu yüzden kaslarda yorgunluk ve ağrı oluşmaktadır.
2- Eklem ağrısı: çene ekleminin düzensiz olarak açılıp kapanması, hem eklem arasında bulunan diske zarar vermekte hem de eklemin yapısını bozmaktadır. Bu problemin uzun süreli devam etmesi eklemde ağrı olarak açığa çıkmaktadır.
3- Eklemden gelen kütleme sesi: diskin kayganlığının azalması, eklemin tahrip olması veya diskin yer değiştirip yuvasından çıkıp girmesine bağlı olarak kütleme (krepitasyon) sesi gelebilmektedir.
***Bu problemlerden herhangi biri görüldüğünde öncelikle Diş hekiminize başvurmanız gerekmektedir.
Çene ekleminde Fizyoterapi veya Egzersizin Önemi:
Çene eklemi birçok kas grubuyla çevrili olması ve boyun bölgesiyle yakın ilişkide olmasından dolayı, kaslardaki veya boyundaki bir rahatsızlık direkt olarak çene ekleminde ağrı olarak yansıyabilmekte ve o bölgenin dengesini bozabilmektedir.
Fizyoterapiyle veya egzersizler ile çene çevresinde bulunan ve bölgeyi korumaya almak için kasılmış halde bulunan kasları gevşeterek ayrıca, hareket yeteneğini kaybetmiş veya azaltmış kasları da kuvvetlendirerek tekrardan çene eklemi çevresindeki kassal dengeyi oluşturmamızı sağlamaktadır.
Ayrıca çene eklemine ve çevre kaslara giden sinirler boyun bölgesinden çıktığı için bu bölgeyi mutlaka göz ardı etmememiz gerekmektedir. Boyun bölgesine uygulanacak manuel terapi ve egzersizler, ayrıca eklem çevresindeki kaslara uygulanacak egzersiz yöntemleri ile çene eklemine giden kan akışını düzenlememizi sağlayarak eklemin doğru şekilde ve ağrısız hareket etmesini sağlayabilmekteyiz.
Kimler Tarafından Uygulanabilir?
Özellikle bu konuda eğitim almış ve uluslararası geçerli belgesi bulunan Temporomandibular eklem terapistleri tarafından uygulanmaktadır. Bu yöntemler Türkiye’de çok az kişi tarafından uygulanmakla birlikte yavaş yavaş ülkemizde uygulanmaya başlanmıştır. Avrupa’da diş hekimleriyle beraber çalışan Temporomandibular eklem terapisti, fizyoterapistler ve manuel terapistler tarafından sıklıkla uygulanabilmektedir.
*Çene ekleminde fizyoterapi, egzersiz veya manuel terapi uygulamalarına karar vermeden önce diş hekiminiz tarafından, çene eklemi rahatsızlığınızın altında yatan herhangi bir başka problem olmadığına dair karar birliğine varılmalıdır. Ayrıca çene eklemi problemi (temporomandibular eklem disfonksiyonu) olduğuna dair tanı konmuş olması gerekmektedir.
Çene Ekleminin Egzersiz Ve Manuel Terapi Yönünden Değerlendirilmesi
Temporomandibular eklem terapisti tarafından yüzdeki asimetriler, ağrı noktaları, sert noktalar, kütleme sesleri, ağız hareket mitarları detaylı bir şekilde ölçüldükten sonra yapılacak uygulamalara karar verilmektedir.
Çene eklemi probleminde uygulanma süresi ve sıklığı
Genellikle maksimumu 4 seans olarak uygulanmakla birlikte her seans yaklaşık 1 saat sürmektedir. Bu yöntemde her uygulama sonrası mutlaka rahatlama, hareket miktarında değişiklik ve ağrıda azalma beklenmektedir.
Ev egzersizleri
Bu uygulamada en önemli kısımlarından birini kendi kendinize evde yapacağınız egzersizler oluşturmaktadır. Temporomandibular eklem terapisti tarafından gerekli kaslar gevşetildikten sonra ve eklem hareketleri doğru şekilde sağlanmaya başladıktan sonra gerekli baş, boyun, diş ve dil pozisyonlarının tam yerleşmesi için mutlaka ev egzersizleri yapılmalı ve yasak olan hareketlerden kaçınmak gerekmektedir.
Örneğin: uzun süreli sakız çiğnenmesi, kalem ısırma alışkanlıkları, boynu önde tutan hareketlerden kaçınmak gerekmektedir. Uygulamalar süresi boyunca sert cisimler yenmemelidir. Mutlaka hareketler ağrısız pozisyonda uygulanmalıdır.
Uygulamalar sonrası evde yapılacak bazı egzersiz örnekleri:
-Dudaklarınızı büzüştürün
-Başınızın arkasını gererek sağ omuzunuza ve sol omuzunuza bakmaya çalışın.
-Islık çalın
-Burnunuzu kaldırın
-Dilinizi arkadaki dişlerinize değdirmeye çalışın.